Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Şehidimizin Adını Yaşatacak

 Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Okul Kütüphanesine,  26 Temmuz 2015 de İstanbul’da şehit olan eski mezunlarından, polis memuru Muhammet Fatih SİVRİ’ nin ismi verildi. Bu amaçla yapılan programa İl Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN, Şehidimizin Ailesi, Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, Şube Müdürleri, Okul Müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. (11.12.2015)

Okul Müdürü Mahmut KAYA nın selamlama konuşması ve Tarih Öğretmeni Mehmet TEKİNAY’ ın okuduğu şiirin ardından Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN programda yaptığı konuşmada bu topraklarda yaşamanın omuzlara yüklediği yükten, ödettiği bedelden bahsetti.

          ÇETİN: “Yıllardır en çok duyduğumuz sözlerden birisi  şudur; “memleketin çok kritik dönemden geçtiğini bu anda” ben, hatırladığım yarım asra yakın süre boyunca hep bu cümleye tanık oldum. Belki beş yüz yıldır belki bin yıldır Anadolu’da bu cümle hep kurula geldi.

           Neden; Çünkü bu topraklarda yaşamanın bu toprakları vatan edinmenin bir bedeli var. Eğer Anadolu’da Üç kıtanın birleştiği bu topraklarda oturuyor iseniz bütün dünyanın gözü de sizin üzerinizde olur. Demir yolları, deniz yolları, kara yolları, hava yolları, yer altından geçen birçok petrol, doğalgaz yolları burada düğümlenmiş ise burada oturanlar diken üzerinde oturuyor demektir O yüzden biz Anadolu’da geçen bin yıllık tarihimiz boyunca ülkemizin üzerinde dönen bir dolap, ülkemizde yönelen bir tehdit olmadan yaşamadık. Bugün de yaşadığımız odur. İşte bunun bedeli olarak Muhammed Fatih kardeşimiz genç yaşında bu toprağa girmiştir. Öyle ki bizim inancımızda arkadaşların da ifade ettiği gibi;

 “Ey şehit oğlu şehit isteme benden makber,

   Sana aguşunu açmış duruyor peygamber”

Yani şehitlerimiz Peygamberimizin mertebesinde, bizim geleneğimiz bunu ifade eder. Gene Çanakkale Şehitlerine seslenirken Mehmet Akif;

 “Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd´i...

   Bedr´in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi”

 Şundan emin olun bugün verilen mücadele Çanakkale’den daha önemsiz değildir. Çanakkale’yi geçmek isteyen düşmanların 1915 te amacı neyse bugün ülkemizin gençlerini şehit eden teröründe amacı aynıdır. Ogün Boğazı zorlayan gemiler hangi maksatla yola çıkartılmışsa, bugün de kazılan hendeklerin kurulan tuzakların maksadı aynıdır. Bu Çanakkale Savaşı’nın devamıdır sanki; Muhammed kardeşimiz 2015 te İstanbul´da değil 1915 te Çanakkale´de şehit olmuş gibidir. Bunun değerini bu kadar açık, bu kadar berrak ve bu kadar net bir şekilde ortaya koyabiliriz. Madem bu ülkeyi vatan edindik madem ki vatan sevgisi imandandır, madem ki vatanımıza yapılan her türlü saldırıyı sağdan, soldan, yakından uzaktan, komşudan üzerimize gelebilmektedir. Kendimizi, vatanımızı, Dinimizi, bayrağımızı, toprağımızı savunmak durumundayız. Elbette bu savunma zaman zaman gençlerimizi, koç şehitlerimizi, kime şehadet nasip olmuşsa onu aramızdan almakta. Onları toprağa değil yüreğimize, kalbimize gömmekteyiz.

Bugün bu okuldan mezun olmuş böyle bir gencimizin anısına burada toplanmış bulunuyoruz. Ben bu vesileyle şehidimize tekrardan Allah’tan rahmet diliyorum. Onun değerli ailesine başınız sağ olsun diyorum, böyle bir tören düzenledi için okulumuz idarecilerini, öğretmenlerini, öğrencilerini içtenlikle kutluyorum, saygılar sunuyorum.” Şeklinde konuşmasını tamamladı.

Daha sonra ÇETİN şehidimizin ailesine çiçek ve plaket verdi. Oldukça duygulu anların yaşandığı program okul öğrencilerinin okumuş olduğu Kur’an ı Kerim ve yapılan dua ile devam etti. Duadan sonra şehidimizin ismi verilen okul kütüphanesi programa katılan misafirler ile birlikte gezildi.