Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından İl Müftülüğü Konferans Salonunda düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitlerimiz Anma Programına Valimiz Sayın Dr. Mehmet İlker HAKTANKAÇMAZ, Cumhuriyet Başsavcısı Kasım TÜTEN, Belediye Başkan Yardımcısı Halil DANACI, İl Jandarma Komutanı Albay İsa ÇAKMAK, İl Emniyet Müdürü Hasan ONAR, Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN, İl Protokolü, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.

   Program Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Daha sonra, tüm şehitlerimiz için Kur’an-ı Kerim okunarak dua edildi.

   Valimiz Sayın HAKTANKAÇMAZ programda yaptığı konuşmada; “Bizler bugün burada güven içerisinde bu toplantıyı yapabiliyorsak, dışarda günlük yaşantımızı devam ettirebiliyorsak, eğitim, sağlık ve diğer konularda hizmetler aksamadan devam ediyorsa, işte bunu isimlerini burada sayamayacağımız şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz. Her zaman bu duygunun bilincinde olmamız gerekir. Elbette ki bütün şehitlerimiz en değerli varlığımızdır. Gazilerimiz de başımızın tacıdır. 15 Temmuz gecesi şunu gördük. Bu milletin her bir ferdi gerektiğinde arkasına bakmadan bu vatan için canını feda etmiştir. Bunun geçmişte de çok örneği vardır. Kurtuluş Savaşında, Yemen de, Çanakkale de bu kahramanlıkların sayısız örneklerini gördük. Demek ki bizler bu toprakları çok kolay elde etmedik. Tabi ki üzerinde yaşadığımız bu toprakları elde tutmak da çok kolay değil. Elbette ki 15 Temmuz gecesi yapılan o hain darbe girişiminin ardında düşmanlarımız vardı. Yoksa bu hain kalkışma hareketi Pensilvanya’da yaşayan bir meczubun kapasitesinin çok üstünde plandır. Bugün görüyoruz ki ülkemiz bir uçurumun kenarından döndü. Her geçen gün ortaya çıkan belgeler ve bilgilerle ne kadar büyük bir tehditle karşı karşıya kaldığımızı hep birlikte görüyoruz. Bizler bu topraklarda yaşadığımız sürece bu tür hain saldırılar devam edecektir. Bu topraklar dün de büyük mücadelelere sahne olmuştu, bugün de oluyor, bundan sonrada olacaktır. Bizlere düşen her alanda ülkemizin ve milletimizin menfaatini, kendi menfaatinden ileride tutup bize verilen görev ne ise onu en güzel şekilde yapmamızdır. Eğer herkes verilen görevi en iyi şekilde yaparsa bu ülke o zaman güçlü olur. Bizler düşmanlarımızdan daha çok çalışmaya mecburuz. Çünkü onlardan güçlü olmamız lazım.

   Değerli gençler, bu tür etkinlikler şehitlerimizin ve gazilerimizin gösterdikleri kahramanlıkları zihinlerimize kazınması açısından son derece önemli. 15 Temmuz gecesi sokağa dökülen o kadar insan ya şehit olurum ya da gazi duygusuyla evlerinden çıkmışlardır. İşte bu duygu bizleri bugüne kadar ayakta tutmuş ve güçlü kılmıştır. 15 Temmuz öncesi Türkiye ile 15 Temmuz sonrası Türkiye bir değildir. Bizler bir kez daha gördük ki bizler için en önemli olan şey, vatan toprağıdır, bayrağımız ve milletimizdir. Bizler farklı düşünebiliriz, farklı tutumlar takınabiliriz. Ama bunlar üzerinde asla tartışma yapamayız. Bu ortak paydalar üzerinde bir araya gelmemiz gerekir. 15 Temmuz gecesi ve sonraki günlerde bizler bunu gösterdik. Bizler bu duyguyla hareket etmezsek şehitlerimize ve gazilerimize ihanet etmiş oluruz. İşte o zaman onların kemiklerini sızlatmış oluruz. Onun için vatanımız, milletimiz ve bayrağımız bizim için kutsaldır. Bunu hiçbir zaman unutmayalım. Bizler bu değerler için gözümüzü kırpmadan canımızı feda ederiz. Ben bu vesileyle 15 Temmuz gecesi ve öncesinde hayatını kaybeden şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize de acil şifalar diliyor hepinize saygılar sunuyorum.” dedi.

    Programda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN; “Gerçekten konuşmanın zor olduğu bir programda bulunuyoruz. Ülke olarak 15 Temmuzda bir travma yaşadık. Bu travmanın etkisi hepimizi derinden sarstı. Biz ülke olarak, millet olarak çok şey gördük. Biz çok eski bir tarihe sahibiz. Ama gerçekten böylesini görmemiştik. Hocamızın ilk okuduğu ayette mealen “Cenab-ı Hak müminlerin canlarını ve mallarını cennet karşılığı satın almıştır” diyor. Ayet öyle başlıyor. Aynen o ayette ifade edildiği gibi bu vatanın bize maliyeti canlarımız, kanlarımız, mallarımız, oğullarımız, evlatlarımız olmaktadır. Bizler 1071 de bu toprakları vatan edinmek için Anadolu’ya girdikten çok kısa bir süre sonra, Haçlı Ordularının istilalarına maruz kaldık. Selçuklu döneminde yaşadığımız bu istilaların milletimizin yüce duygusuyla, Cenab-ı Hakkın yardımıyla atlattık. Bir ara devletimiz parçalandı, dağıldı. Onun yerine beylikler kuruldu. Ve Osmanlı 1352 de Çanakkale Boğazını aşarak Rumeli’ye geçti ve biz 1362 de ilk haçlı saldırısına muhatap olduk. Biz bu topraklarda yaşamanın bedelini ödeye geldik, 600 yıl Osmanlı bu bedeli ödedi. Bu öyle bir bedeldi ki sonunda Osmanlı’nın sonuna mal olmuş oldu. Biz Kurtuluş Savaşıyla Cumhuriyeti kurduk. Ama biz ne kadar yüzümüzü batıya çevirsek te, çağdaş uygarlığı hedef alsak ta onlar asla bizi kendilerinden kabul etmezler. Görüyorsunuz neredeyse elli seneye varan bir Avrupa Birliği maceramız var. Hala diyorlar ki sizin Avrupa Birliğine girmeniz için çok zaman geçmesi lazım. İşte bu güne kadar gelen saldırılar genelde hep cepheden olurdu. Cepheden gelen saldırılarda bize sorun olmazdı.15 Temmuzda yaşadığımız travma bu saldırının kendi evimizden olması, kendi içimizden olmasıydı, kendi kardeşimizden olmasıydı, kendi komşumuzdan olmasıydı, kendi en yakınlarımızdan olmasıydı. Çünkü o gün tanklarda, uçaklarda, çeşitli model silahlarla halkın üzerine, bizim üzerimize ateş edenler bizim çocuklarımızdı. Bizim oğullarımız, yeğenlerimiz, ağabeylerimizdi. İşte travma olan kısmı bu. Peki nasıl olmuştu da oğullarımız, yeğenlerimiz, kuzenlerimiz bize bunu reva görmüşlerdi. İşte burada gerçekten bu örgütün insanları ne hale getirdiği, görünüşte insan hatta centilmen bir insan görünüşünün içine bir canavar yerleştirdiğini dehşetle görüyoruz. Bir gün önce belki elinizi sıkan, sizinle sarılan, belki size dua eden insan, o günün gecesinde sizin tepenize bombalar, kurşunlar yağdırabiliyor. Bu örgüt insanlardan insanlığını alıyor. İnsanların aklını, iradesini, beynini alıyor. Bunu görüyoruz. Bir insan bu örgüte girmişse onun için artık aile bitmiştir. Ailesini dinlemez. Onun için Türkiye ile Moğolistan’ın,  Tanzanya’nın, Uganda’nın bir farkı kalmamıştır. Çünkü ülkeye olan aidiyeti siliniyor. Anaya babaya, konuya komşuya, büyüğe küçüğe, devlete, amirine bağlılığı sıfırlanıyor. Bütün bağlılık adeta bir robot gibi kendi örgütlerinin Pensilvanya’sına bağlanıyor. İyi öğrenci olabilirsiniz, tembel öğrenci olabilirsiniz, çok çalışkan öğrenci olabilirsiniz, takdirler alabilirsiniz, sınıfta kalabilirsiniz. Değişik okulları kazanabilir, farklı mesleklerde çalışabilirsiniz. Ne yaparsanız yapın hepinizin başımız üstünde yeri var. Ama sizden istediğimiz; bu vatana bu topraklara bağlı olun.

     Programımıza teşrif eden başta sayın valimize, cumhuriyet başsavcımıza, belediye başkan yardımcımıza, davetlilere idarecilerimize ve değerli öğrencilerimize teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.” dedi.

     FETÖ/PYD terör örgütü mensuplarınca 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimi esnasında yaşanan olayların anlatıldığı slayt gösterimi yapıldı.

     100. Yıl İlkokulu öğrencilerinin “ Yeni Türkiye’m” ront gösterilerinin yer aldığı programda, şiirler ve 15 Temmuz konulu video

     Valimiz Sayın Dr. Mehmet İlker HAKTANKAÇMAZ ve beraberindekiler daha sonra Güzel Sanatlar Lisesi’nin hazırladığı 15 Temmuz girişiminin anlatıldığı fotoğraf ve resim sergisinin açılışı yaptılar. Sayın Valimiz ve beraberindekiler sergilenen fotoğraflar hakkında bilgi aldı.