Millî Eğitim Müdürü Hayati Telefoncu, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 108'inci yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Telefoncu mesajında, Çanakkale Zaferi ile vatanın yeniden tanımlandığını ve bu sayede millî ruhun da inşa edildiğini söyledi.

Tarihte eşi benzeri olmayan bir zaferi andıklarını belirten Telefoncu, "Bugün, Büyük Türk milletinin topyekûn gerçekleştirdiği tarihin en unutulmaz sayfalarından biri olan ve ''Çanakkale Geçilmez'' adıyla anıtlaşan, eşi benzeri olmayan zaferin 108'inci yıl dönümünü bir kez daha coşkuyla, gururla kutluyoruz." dedi.

Çanakkale Zaferi'nin tarihte en önemli savaşlar arasında yer aldığını hatırlatan Telefoncu, şunları söyledi:

"Ne mutlu ki bu necip millet 108 yıl önce olduğu gibi bugün de ''Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir!'' anlayışıyla hürriyetinden asla taviz vermeyerek yoluna emin adımlarla devam etmektedir ve sonsuza kadar da devam edecektir. 18 Mart, Londra'yı Odesa'ya bağlayan deniz yolunun karanlık limanda kaybolduğunun bütün dünyaya ilan edildiği gündür. 18 Mart, İtilaf Devletlerinin ve onların yenilmez sanılan armadalarının son tarihi denemeleri olmuştur. Çanakkale, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün dehasını gösterme fırsatını bulup ispat ettiği zaferin adıdır aynı zamanda. 8 Ağustos 1915'te Anafartalar Grup Komutanlığına atanan Mustafa Kemal 7'inci ve 12'inci tümenle büyük başarılar kazanmıştır. Çanakkale Savaşları ve kazanılan zaferler; İstiklâl Savaşı'na zemin hazırlamış, millî şuuru ve millî ruhu yeniden ateşlemiş ve bu büyük millet, tarihteki şanlı ve seçkin yerini sağlamlaştırmıştır. İstiklâl Savaşımızın temelinde yer alan bu muhteşem zafer, İstiklâl Savaşı'nın da ön sözü gibidir. Türk'ün Çanakkale Zaferi, insanlığın bakış açılarını değiştirmiştir; hürriyet yeniden, insanlık yeniden ve asıl önemlisi vatan yeniden tanımlanmıştır. Çanakkale; Mehmet Âkif'in gerçeğinin ne kadar gerçek, Batı'nın gerçek dediğinin ne kadar gerçeğin dışında olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Yalanın Çanakkale'de kaçacak yeri kalmamıştır. Orada savaşan tüm askerler yaşamın ve ölümün şahitleri olup gerçeğin bağrında yatmaktadırlar. Onların aziz hatıraları önünde bir kez daha saygıyla eğiliyor ve rahmet diliyoruz."