24 Kasım Öğretmenler Günü etkinlikleri, İl Milli Eğitim Müdürümüz İsmail Çetin’in Cumhuriyet Meydanında Atatürk Anıtına çelenk koyma, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

            Daha sonra İl Kültür Merkezi Sergi Salonunda İlimiz öğretmenleri tarafından yapılan eserlerin sergilendiği Resim Sergisi’nin açılışı Sayın Valimiz Ali KOLAT ve protokol heyeti tarafından yapıldı.

            Ardından 24 Kasım Öğretmenler Günü Kutlama programına geçildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan Programa; Sayın KOLAT, Garnizon Komutanı Tümgeneral Asım KOCAOĞLU, Belediye Başkanı Mehmet SAYGILI, Vali Yardımcısı Rıfat ATA, İl Jandarma Komutanı Albay İsa ÇAKMAK, İl Emniyet Müdürü Hasan ONAR, İl Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN, il müdürleri, davetliler, okul müdürleri,  öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Programda ilk olarak kutlama mesajları okundu.

            24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlayan Valimiz Sayın Ali KOLAT programda yaptığı konuşmada; “Gerçekten de öğretmenlik kutsal bir meslektir. Bunun kutsiyeti de dinimizden kaynaklanmaktadır. Yani hiçbir millet bizim kadar öğretmenlerine saygı göstermemiştir.  Biz, örfümüzden, adetlerimizden ve inançlarımızdan gelen duygularla, bizlere bir harf öğretenin kölesi olma yolunu seçmişizdir. Biz, öğretmenlerimizin, âlimlerimizin, hocalarımızın, atının ayaklanın altından sıçrayan çamuru şeref kabul etmiş bir milletiz. Dolayısıyla öğretmenlerimize çok şey borçluyuz. Başöğretmen Atatürk’ünde dediği gibi, yeni neslin banisi öğretmenler olacaktır. Yeni nesli onlar yetiştirecektir. Geleceği onlar yönlendireceklerdir. Onun içinde öğretmenlerimizin çok donanımlı olması lazım. Sorumluluklarını ve bulunduğu konumu iyi değerlendirerek, velilerin çocuklarını öğretmenlere teslim ettikten sonra gözleri arkada kalmaması gerekir. Bu anlamda da öğretmenlerimiz büyük fedakârlıklar gösteriyorlar. Ama biz daha çok fedakârlık istiyoruz. Özellikle yeni başlayan öğretmenlerimiz, daha donanımlı, daha hazırlıklı bir şekilde, geleceğe yön vereceklerdir. Eğitim sadece öğretmenlere bırakılmamalıdır. Bu anlamda herkes sorumluluk üstlenmeli. Bizim bütün amacımız, eğitimi ne kadar ileriye götürürsek, ülkemizi de daha da ileriye götürmüş olacağız. Ben bu vesileyle, 24 Kasım Öğretmenler Gününüzü kutluyorum. Vefat edenlere de Allah’tan rahmet diliyorum.” dedi.

İl Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN; “Bugün 24 Kasım. Mevsimlerden sonbahar. 1928 yılı 1 Kasımında mevsim yazdan kışa doğru devrilirken bir değişiklik kabul edilir. O güne kadar kullandığımız alfabe değiştirilir. Yeni bir alfabeye geçilir. Bu alfabeyi halkımıza öğretme görevi de elbette ki öncelikle öğretmenlere verilir. İşte bu etkinliklere destek veren devletimizin banisi Mustafa Kemal ATATÜRK 24 Kasım da Başöğretmen olarak seçilir. Ve yıllar sonra bugünün anısına 24 Kasım Öğretmenler Günü olarak kabul edilmiştir.

             Bu günün, hikâyesi bu. Ama elbette bunun çok ötesine giden anlamları olduğunu hepimiz biliyoruz. İlk inen ayet-i kerime de “Seni yaratan Rabbin adıyla oku. O insanı bir kan pıhtısından yarattı. O Rabbin insana kalemle yazmasını öğretti” denilmiştir. Yani bizim dünyadaki gelişen, gerek insan gerek devlet gerekse medeniyet olarak bütün faaliyetlerimiz bir öğrenme eylemiyle ilişkilidir. O yüzden bizim öğretmenlerimiz vardır. Yeni doğan bir çocuk için onun annesi öğretmendir. Bir çırağı bir ustaya götürüp “eti senin kemiği benim “ diye teslim edersiniz. O çırağın ustası öğretmenidir. Bir genci askere alırsınız onlara vatan savunmasını öğretmeye çalışırsınız. Onun öğretmeni de komutanıdır. Ama bunların hepsinin öğretmeni de bugün gününü kutladığımız sevgili öğretmenlerimizdir. Sözlerime başlarken hepimizi yetiştiren, ahrete göç etmiş değerli öğretmenlerimize, bize bugünü hediye eden devletimizin kurucusu Mustafa Kemal ATATÜRK’e Allah’tan sonsuz rahmet diliyor, bize miras olarak bıraktıkları öğrenme faaliyetinin yürütülmesini elimizden geldiğince en iyi şekilde yürütme  çabası  içinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.

            Biz bu çaba içerisinde iken gerçekten; İlimiz halkının değerli katkıları, sayın valimizin sonsuz destekleri, bir çok sivil toplum kuruluşumuzun, belediyelerimizin, kamu kuruluşlarımızın, hepsini tek tek saymaya gücüm yetmeyeceği ve unuttuklarım olabileceği için saymak istemiyorum. Ayırmadan söylemek istiyorum. Bütün kamu kuruluşlarımızın bu konuda desteklerini yanımızda hissediyoruz. O yüzden de hepsine çok teşekkür ediyorum. Yine aynı şekilde bu faaliyetin finansmanını sağlayan hükümetimizin, bakanlığımızın, vekillerimizin, valiliğimizin, özel idaremizin de bu konudaki katkılarından dolayı kendilerine çok  teşekkür ediyoruz.

            Bütün meslekler kutsaldır. Bütün meslekler önemlidir, değerlidir. Ancak öğretmenlik mesleği konuşmama başlarken ifade ettiğim gibi “Allah insana bilmediğini öğretti. Kalemle yazmasın öğretti.” İlk ayette bu ifade ediliyorsa öğrenmenin ve öğretmenin çok daha farklı olduğunu burada anlamamız gerekir. Gerçekten bir öğretmen olarak çocuk size teslim edildiğinde boş bir kağıt gibidir, ya da taze bir hamur gibidir, ya da incecik bir fidan gibidir. Onun ne olacağını, ne şekle gireceğini, nasıl gelişeceğini belirleyecek olan öğretmenlerimizdir. Her insanı bir hikayesi vardır. Ama öğretmenlerimizin herkesin hikayesinde bir yeri vardır. Bugün geriye doğru döndüğümüzde ilkokul öğretmenimizi hatırlarız. Bize A-B-C yi öğreten öğretmenimizi unutmamız mümkün müdür? Aradan kaç yıl geçerse geçsin eminim şu salondaki insanların, hazirunun, tamamı ilk öğretmenini hatırlıyordur. Benim ilk öğretmenim Sadık Sönmez’di. Bize okumayı yazmayı bütün köyümüze olduğu gibi  o öğretti. Allah ona çok rahmet eylesin. Bunun gibi bize hayata hazırlayan, hayata tutunmayı sağlayan ve geleceğimize yön verendir öğretmen. Kişiliğimizin oluşmasında, bu hayatı ne şekilde yaşayacağımızın belirlenmesinde öğretmenlerimiz  en çok katkı yapan insanlardır. Dolayısıyla her öğrenci de öğretmenlerinden bir etki, bir parça vardır. O yüzden öğretmen olmak sadece öğretmek değil aynı zamanda yetiştirmektir. Yani büyütmektir, geliştirmektir. Onu hayatta başarılı olabilecek, çevresine, insanlığa, ülkesine, ailesine yararlı olacak  bir kişilikte yetiştirebilmektir.

            Bu yüzden öğretmenlik görevinde öğretmek kadar örnek olmak, elinden tutmak, ilgilenmek son derece önemli etkinlikler haline gelmektedir. Yani bir formülü öğretmekten ötedir öğretmenlik. Ya da bir tarih, ya da bir ülkenin coğrafyası, ya da ekonomik terimler ya da kurallarını öğretmekten çok öte bir şey. Yani faydalı bir insan olma konusunda öğretmenlerimizin çok  duyarlı olma gibi bir sorumluluğu vardır. Eğer bir ülke de eğitim alanında ciddi sorunlar varsa başka alanların sorunsuz olmasını bekleyemeyiz. O yüzden iyilikler eğitimle sağlanır, bütün güzellikler eğitimle öğretilebilir. Bu yüzden ülkeler gelecek nesillerin eğitilmesine her şeyden daha çok önem verirler. Biz çok şükür ki bunu kendi ülkemizde de görüyoruz. Bütçede en fazla pay Milli Eğitim Bakanlığı’na ayrılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2015 yılı bütçesi 80 milyar civarına ulaşmıştır. Öğretmen sayısı olarak ta ülkemizin en çok istihdam oluşturan kurumu olarak 900 bin civarında öğretmene iş verilmiştir. MEB, her yıl  40 binin üzerinde öğretmen ataması yapılmak suretiyle de en çok alım yapan kamu kurumu niteliğindedir. Bize bu imkanları veren milletimize, milletimizin fedakarlıklarına teşekkür borçluyuz. Hükümetimize, Bakanlığımıza çok şey borçluyuz. Bu ülkemizdeki çocukları eğiten öğretmenlerimize çok şey borçluyuz. Bu borcu ödemenin yolu da öğrenciler olarak bunları en iyi şekilde değerlendirmek, kullanmak milletimizin, şehrimizin, halkımızın ve ailemizin, kendimizin çıkarına değerlendirmek olmalıdır. Karşılığı ancak bu şekilde ödenebilir diyorum.

            Bugün vasıtası ile bütün öğretmenlerimizin öğretmenler gününü tek tek gönülden kutluyor, başarılar diliyorum. Ahirete irtihal etmiş bütün öğretmenlerimize başta ATATÜRK olmak üzere Allah’tan rahmet diliyorum.” şeklinde konuşmasını tamamladı.

            Programda, mesleğe yeni başlayan Hanımeller Ortaokulu öğretmeni Müzeyyen TAŞ YILDIRIM ve emekliye ayrılan Yenimahalle Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmeni İlknur ATAKLI birer konuşma yaptı.

            Emekli öğretmen İlknur ATAKLI, böyle güzel bir mesleğe yıllarımı verdiğim için çok mutlu olduğunu ifade eden bir konuşma yaptı. Ardından öğretmenliğe yeni başlayan Müzeyyen TAŞ YILDIRIM  ise; “Buna yürekten inanıyorum ki, bugün ben ve arkadaşlarım öğretmenliğe aday olmanın yanı sıra bir milletin geleceğini değiştirmeye aday olduğumuzun bilincindeyiz. Ne mutlu ki bize toplumu eğiten insanlar arasına katıldık." cümleleri ile duygu ve düşüncelerini aktaran bir konuşma yaptı.

            Konuşmalardan sonra, mesleğe yeni başlayan aday öğretmenler için ‘Yemin Töreni’ yapıldı.

            Öğretmenler Günü münasebetiyle şiir, resim, ve kompozisyon dalında dereceye giren öğrencilerin hediyeleri ile emekli olan öğretmenlerimizin plaket ve "Hizmet Şeref Belgeleri" Valimiz Sayın Ali KOLAT tarafından verildi.

            Tören, öğretmen ve öğrencilerden oluşan müzik korosunun konseri ile sona erdi.

            Akşam öğretmenlere Öğretmenevi’nde yemek düzenlendi.Öğretmenevindeki yemek programından sonra, Valimiz Sayın Ali KOLAT, İl Milli Eğitim Müdürü İsmail ÇETİN ve beraberindekiler, Kültür Müdürlüğü’nde 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle düzenlenen  konser programına katıldılar.

            Programda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, Ankara Klasik Türk Müziği Korosu "Gönülden Nağmeler Topluluğu", Sanat Yönetmeni Necmettin AKBEN yönetiminde Türk Sanat Müziğinden seçkin eserler icra etti.